baykar 1aTürkiye, AKINCI TİHA ile Hava Savunması Yapabilecek Teknolojiye Ulaştı

Baykar Teknoloji Lideri ve T3 Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk BAYRAKTAR, Türkiye’nin kendi ihtiyaçlarıyla birlikte dost ve müttefik ülkelerin ihtiyaçlarına cevap veren, dünya genelinde adından sıkça söz ettiren insansız hava araçlarını üreten bir konuma yükseldiğine dikkat çekerek, “AKINCI TİHA hava savunması yapabilecek kapasiteye sahip” dedi.

 

 

 

 

 

baykar 1b

Baykar Teknoloji Lideri ve T3 Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk BAYRAKTAR, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN’ın katkısına hızlı bir gelişim sürecine giren Türk savunma sanayide gelinen son aşamaya ilişkin yaptığı değerlendirmesinde, İHA/SİHA çalışmalarına, milli uçan araba Cezeri’nin son durumuna, AKINCI TİHA hakkındaki son gelişmelere dikkat çekerek savunma sanayinin fotoğrafını çekti.

Selçuk BAYRAKTAR: “Ülkemiz İçin Daha İyisini Yapabileceğimize İnanıyoruz”

İnsansız hava araçlarını üretmenin haklı gururunu yaşadıklarını kaydeden Selçuk BAYRAKTAR, açıklamasında şunları kaydetti:

“2000’li yılların başında insansız sistemler alanında çalışmaya başlarken elbette ki kendimize büyük hedefler koyarak yola çıktık. Ülkemizin özellikle terörle mücadelesinden kaynaklanan insansız sistemler alanındaki ihtiyacını ve ilerleyen süreçte bu alanda ihtiyacın artacağını öngörerek kendi teknolojilerimizi geliştirmeye odaklandık. Yurt dışından bu ürünlerin tedarik edilmesinin çok zor olduğunu ve tedarik edildiğinde dahi işletmenin ne kadar zor olduğunu gördük. Yalnızca Türkiye’de değil dünyada da bu alanda henüz belirli bir olgunluğa erişilmemiş olması, insansız sistemler alanında çalışmaya bizleri en çok iten sebeplerden birisi oldu diyebilirim. Bugün geldiğimiz noktada gerek ülkemizin gerekse dost ve müttefik ülkelerin ihtiyaçlarına cevap veren ve dünya genelinde adından sıkça söz ettiren insansız hava araçlarını üretmiş olmaktan dolayı mutluyuz. 2000’li yılların başında hedefi koyduk ve şimdi bulunduğumuz noktaya ulaştık. Ancak ülkemiz için hep daha iyisini yapabileceğimize inanıyor ve bu sebeple sürekli geleceğe yatırım yapıyoruz. Hali hazırda edindiğimiz bilgi birikimi ve yakaladığımız ivmeyi daha ileri teknolojiler geliştirerek hem insanlığa hem de ülkemize daha büyük katkılar sağlamayı arzu ediyoruz.”

Selçuk BAYRAKTAR: “Bayraktar TB2 SİHA’lar %93’lük Bir Yerli Sanayi Katılımıyla Üretiliyor”

Dünya medyasında gündeme gelen ambargo tehditlerinin en başından beri olduğunu ifade eden Selçuk BAYRAKTAR, buna rağmen Bayraktar TB2 SİHA’ların %93’lük bir yerli sanayi katılımıyla üretildiğini aktardığı açıklamasına şöyle devam etti:

 “Ambargo en başından beri vardı diyebilirim. Yurt dışındaki üretici ile aramızdaki en büyük fark, onlar üretime başladıklarında alt bileşenler için ekosistemleri hazır oluyor ve ürünleri raftan kolaylıkla alıp kullanıyorlar. Biz ise neredeyse her bir alt bileşeni ya kendimiz üretiyoruz ya da yerli bir tedarikçimize ürettiriyoruz. 2000’li yılların başından itibaren insansız hava araçları alanında en büyük katma değer olan yazılım ve donanım sistemlerini Türk mühendislerinden oluşan ekibimizle milli ve özgün olarak tasarlıyor ve geliştiriyoruz. Toplam 13 farklı disiplindeki mühendislik gücümüzle alanında dünyanın lider teknoloji firmalarından biri olarak gösteriliyoruz. Bayraktar TB2 SİHA üretiminde kullanılan piston motoru, çek valfi, su tutucu gibi rafta hazır tedarik edilen bileşenler %1’i bile geçmezken, benzer sarf malzemelerinin dünyadaki alternatiflerine göre çok daha gelişmişi yerli üreticilerden tedarik ediyoruz. Tüm kritik aksamı, tasarım ve yazılımları Baykar tarafından milli ve özgün olarak geliştirilen Bayraktar TB2 SİHA’lar dünyada rekor sayılacak düzeyde %93’lük bir yerli sanayi katılımıyla üretiliyor. Bu sayede hiçbir engelleme ile karşılaşmadan SİHA’ları Azerbaycan’a, Katar’a Antonov gibi dünyanın en büyük uçaklarını üreten Ukrayna’ya ihraç ediyoruz. Birçok ülke ile de ihracat görüşmelerini sürdürüyoruz.”

Selçuk BAYRAKTAR: “Uydu Haberleşmesine Sahip Bayraktar TB2/S SİHA’lar Görevde”

Selçuk BAYRAKTAR, Bayraktar TB2’nin SATCOM’lu versiyonu hakkında şu bilgileri verdi.

“Bayraktar TB2/S SİHA’ların uydu haberleşmesine sahip modelinin testleri tamamlandı ve bu SİHA’lar şu anda görevde. Uydu haberleşme sistemine sahip Bayraktar TB2/S SİHA’lar farklı stratejik görevlerde kullanılacak. Güvenlik güçlerimizin ihtiyacına göre mevcut Bayraktar TB2 SİHA’ların gövdesinde yapacağımız bazı yapısal çalışmalar ile uydu haberleşme entegrasyonunu sağlamak mümkün.”

baykar 1c

Selçuk BAYRAKTAR: “AKINCI TİHA Hava Savunması Yapabilecek Kapasiteye Sahip”

Bayraktar AKINCI TİHA’nın kabiliyetlerine dikkat çeken Selçuk BAYRAKTAR, konuyu şu sözlerle açıkladı:

“Bölgemiz siyasi istikrarsızlıkların, iç savaşların ve ülkeler arası çekişmelerin sıkça yaşandığı bir bölge. Güney sınırımızda büyük bir bilinmezliğe doğru ilerleyen Suriye İç Savaşı devam ediyor. Hemen yanında hala çatışmaların eksik olmadığı ve ülkemize terörist girişlerinin en yoğun olduğu Irak, doğu sınırımızda ise yoğun biçimde silahlanmaya devam eden İran bulunuyor. Öte yandan kuzeydoğuda Azerbaycan-Ermenistan gerilimleri nedeniyle de hala sorunlar yaşıyoruz. Özellikle sondaj faaliyetleri sebebiyle Doğu Akdeniz’de ve Ege’de sorunlar yaşanan, deniz yetki alanları ve hava sahası konusunda aramızda çıkar çatışmaları mevcut olan Yunanistan’ın olduğunu düşündüğümüzde hava sahamızı korumanın ne kadar büyük bir önem arz ettiğini ifade etmek pek de yanlış olmaz.

İlk Etapta 6 Bayraktar AKINCI TİHA, Güvenlik Güçlerine Teslim Edilecek

Hava Kuvvetlerimiz özellikle Suriye Devleti tarafından RF-4E tipi keşif uçağımızın düşürülüp pilotlarımızın şehit edilmesinin ardından Suriye sınırında CAP adı verilen devriye uçuşlarını yoğun bir şekilde gerçekleştirmeye başladı. Peki, bu ne demek oluyor derseniz, günün hemen her saatinde gökyüzünde hava sahamızı koruyan F-16 savaş uçaklarımızın olduğu anlamına geliyor diyebilirim. Hem bakım ve idame maliyetlerinin çok yüksek olması, gerek havada kalış sürelerinin düşük olması gerekse insan faktörünün büyük bir etken olması sebebiyle insansız hava araçlarının bu devriye görevlerini gerçekleştirerek Hava Kuvvetlerimizin elini rahatlatacağını söyleyebilirim. F-16 savaş uçaklarının manevra kabiliyetlerine sahip olmasa da insansız hava araçları uzun süreler havada kalabilmeleri sebebiyle bu devriye görevleri için biçilmiş kaftan diyebiliriz. Tabii ki hava-hava görevleri icra eden filoların yerini alabilir diyemeyiz. Bayraktar AKINCI TİHA, ASELSAN tarafından geliştirilen AESA radarı ve TÜBİTAK SAGE tarafından geliştirilen Gökdoğan ve Bozdoğan füzeleri ile uzun süreli devriye uçuşları yaparak Hava Kuvvetlerimize güç katacak ve büyük destek sağlayacaktır. Tabii ki yine bu görevin icra edilmesi son kullanıcının yani Türk Silahlı Kuvvetlerimizin isteklerine göre gerçekleşecektir. Silahlı Kuvvetlerimizin böyle bir planlama yapması halinde Bayraktar AKINCI TİHA, ülkemizin her bir noktasında hava-hava devriyesi yaparak hava savunması yapabilecek kabiliyete sahiptir. Hâlihazırda teslimat uçaklarımızın entegrasyon süreçleri devam ediyor. Entegrasyonlarının tamamlanmasının ardından, planladığımız test takvimine göre gerekli testleri gerçekleştirecek ve en kısa sürede atış testlerini de yapacağız. İlk etapta 6 adet Bayraktar AKINCI TİHA’yı güvenlik güçlerimize teslim edeceğiz.

Selçuk BAYRAKTAR: “Cezeri, Önümüzdeki Yıllarda Tamamen Uçuşa Hazır Hale Gelecek”

Selçuk BAYRAKTAR, açıklamasında milli uçan araba Cezeri’deki son durum hakkında şu bilgileri paylaştı: “Uçan araba teknolojisi bildiğiniz üzere hala dünya üzerinde yoğun bir hayal gücü ile gelişmeye devam ediyor. Dünyada tasarımsal ve kullanım açısından henüz net bir konsept üzerinde karar kılınmış değil. Ancak gelecekte bu araçların hayatımıza gireceğine inanıyoruz. Bizler de bu sebeple dünya üzerindeki yüzlerce uçan araba çalışması gibi bir program yürütüyoruz. En büyük gayemiz, gelecekte hayatımıza girebilecek bu teknolojiye şimdiden sahip olmak ve bu sayede ülkemizi geleceğin yarışlarına hazırlamak. Biz milli uçan araba Cezeri’yi yalnızca Baykar’ın bir projesi olarak görmüyoruz. Aynı zamanda ülkemizin bu alandaki girişimlerini cesaretlendirecek bir çalışma olarak da görüyoruz. Ancak dünya üzerinde özellikle pil ve akıllı otonomi teknolojisinin daha da gelişmesi gerekiyor. Uçan arabaların çok güvenli ve emniyetli araçlar olması lazım. Bu nedenle yapay zekâ çalışmalarının özellikle bu alanda akıllı sürüş teknolojilerinin çok daha ileri bir seviyeye taşınması gerekli. Biz de özellikle yapay zekâ ve akıllı sürüş teknolojisi üzerine çalışıyoruz. Bu teknolojiler gelişmeden uçan arabaları hayatımızın olağan akışında göremeyebiliriz. Gerek bu teknolojilerin gelişimi gerekse uçan araçlarla alakalı regülasyonun oluşmasının ardından uçan arabalar hayatımıza girecektir. Ben bunun en az 10-15 yıl sonra gerçekleşebileceğini düşünüyorum. Cezeri ise önümüzdeki yıllarda tamamıyla uçuşa hazır hale gelecek diyebiliriz.”

Selçuk BAYRAKTAR: “Türkiye Kendi Göbeğini Adeta Kendisi Keser Hale Geldi”

Selçuk BAYRAKTAR, son yıllarda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN’ın desteğiyle savunma sanayideki gelişimi şöyle özetledi:

“Türkiye, kendisine verilmeyen savunma sanayi ürünlerini yerli ve milli olarak, hatta verilmeyenlerden daha kaliteli bir şekilde geliştirerek kendi göbeğini adeta kendisi keser hale geldi. Savunma sanayide 15 yıl önce %15’lerde olan milli üretim son dönemde %70’lere ulaştı. Bu ülkemiz için büyük bir başarı. Son 15 yılda Cumhurbaşkanımızın desteği ile sadece savunma sanayi gelişmedi, savunma sanayi firmaları edindikleri kabiliyet ve bilgi birikimi ile diğer sektörler içinde itici güç oluşturdu. Bunun en büyük örneği, salgın döneminde dünyanın adeta mumla aradığı yoğun bakım solunum cihazlarını Baykar ve Aselsan gibi savunma sanayi firmalarının da içinde bulunduğu farklı sektörlerde çalışan yerli firmaların güç birliği yaparak 15 günde seri üretime hazır hale getirmesi oldu. Ülkemizin hem TSK ve güvenlik güçlerimizin ihtiyaçlarını büyük oranda kendi imkânlarıyla karşılaması hem de dost ve müttefik ülkelere bu ürünleri ihraç eder hale gelmiş olması bizler için de büyük bir mutluluk ve gurur kaynağı.”

 baykar 1d

Selçuk BAYRAKTAR: “Herkesin Teknoloji Girişimlerine Sahip Çıkması Gerekiyor”

Açıklamasında Milli Teknoloji Hamlesi’nin önemine değinen Selçuk BAYRAKTAR, şunları ifade etti:

“Milli Teknoloji Hamlesi, aslında bir dip dalgası oluşturmayı hedefleyen önemli bir davadır. Ülkemizin birçok alanda tam bağımsızlığa Milli Teknoloji Hamlesi vizyonu ile sahip olacağına inanıyoruz. Milli Teknoloji Hamlesi, bilimsel ve teknolojik gelişmelerdeki tekelleşmeye karşı bir duruş ve güçlü bir itirazdır. Bugün bir uçağa dokunup ilham alarak büyüyen bir çocuk, ileride bu ülkenin uzay programında görev alabilir, kendi geliştirdiği teknolojiler ile tüm dünyada adından söz ettirebilir. Yalnızca bugünü değil geleceğimizi de bu dip dalgası ile garanti altına almalıyız. 77 yaşındaki bir dede torununu bu noktada teşvik ederse, 7 yaşındaki bir çocuk da abilerinden ablalarından ilham alarak bu alanlara yönelirse geleceğimizi teminat altına alabiliriz. İşte bu yüzden her fırsatta Milli Teknoloji Hamlesi’nin önemini dile getiriyoruz. Dünyada büyük bir nüfuz sahibi olmaya başlayan, dünya üzerindeki birçok ülkeden daha fazla gelire sahip olan dev teknoloji şirketlerinin tartışılır insafına kendimizi bırakmamak için bu yolda emin adımlarla ve tüm toplumun desteğini alarak ilerlemeliyiz.” 

Selçuk BAYRAKTAR: “Ülkemizin Gençlerine Olan Güvenim Çok Büyük”

Selçuk BAYRAKTAR, genç mühendis ve mühendis adaylarına şu tavsiyelerde bulundu:

“Bu ülkenin gençleri, kendilerine yol gösteren abileri, ablaları olduğu ve asgari imkânlar sağlandığı müddetçe çok büyük işler başarabilirler. Her daim buna inanmalı ve buna göre hareket etmeliyiz. Yaşadıklarımdan da elde ettiğim tecrübelere dayanarak söylemek isterim ki öncelikle genç kardeşlerimiz neyi yaptıklarından çok nasıl ve niye yaptıklarına dikkat etmeliler. Kendinizi bilime adayabilir, teknoloji geliştirebilir veya bir girişim ortaya çıkarabilirsiniz. Yapabileceğiniz birçok farklı iş var. Uçak da yapabilirsiniz, temizlik görevlisi de olabilirsiniz, polis de olabilirsiniz veya bir lokantada çalışıyor olabilirsiniz. Burada asıl önemli olan şey bunları nasıl ve niye yaptığınızdır. Yaptığınız tüm işlerde asıl önemli olan şey o işe atfettiğiniz anlamdır. Kendilerinden öte ailelerine, çevrelerine, topluma, milletimize ve insanlığa hizmet etmek için gayret göstermeliler. Etik ve ahlaki değerlerden asla çıkmadan yaptıkları işi başarmalılar. Bir insan, bir işi neden yaptığını bilirse, nasıl yapacağını da kendi içinde daha kolay cevaplayabilir.

Öncelikle tüm yaptıkları işlerde geleceğin trendlerine hazırlanmalılar. Başkalarının yıllar önce yaptıkları işlere takılmak yerine kendi özgün tasarımları ortaya koymalılar ve bu ortaya çıkardıkları ürünün arkasında durmalılar. Yaptıkları iş ne olursa olsun bu iş ile dünyada lider olabileceklerine inanmalılar. Ve her zaman yapılanı değil yapılmayanı yapmaya gayret göstermeliler. İnançlı olarak gönüllerindeki aslanı bulmalılar. Böyle olurlarsa belki uzun vadede birtakım engellemelere maruz kalabilirler ancak er ya da geç başarırlar. Genç kardeşlerimiz her daim büyük hayaller kurmalı, yapılmayanı yapmaya heves etmeli, özgün olmalı, inancını asla yitirmemeli, etik ve ahlaki değerlere her daim sadık kalmalı ve yaptıkları işi ne için yaptıklarını bilerek yapmalıdırlar. Böyle davrandıkları sürece uzun vadede her şeyi başarabileceklerine inanıyorum. Benim ülkemizin gençlerine olan güvenim çok büyük. Gelecekte insanlık için çok büyük işler başaracaklar.”

Turkey has achieved to perform Air Defense, Thanks to AKINCI TİHA (Offensive Unmanned Aerial Vehicle)

Selçuk BAYRAKTAR, Baykar Technology Leader and the Chairman of the Board of Trustees of T3 Foundation, pointed to the fact that, Turkey has risen up to the level of producing unmanned aerial vehicles, where it not only manages to meet its own, and its friendly and allied nations’ respective needs, but also has made a distinguished name for itself, and thereupon stated that, “AKINCI TİHA is capable of performing air defense”.

Powered by OrdaSoft!